Mete 15 yaşında fırlama bir çocuktu. Annesiyle beraber boğazdaki yalılardan birinde kalıyordu. Annesi Sevinç hanım 37 yaşında beyaz tenli hafif balık etli dolgun bir kadındı. Zaten bu çekiciliği sayesinde aşırı zengin bir CEO'yu kendine aşık ettirdikten sonra evlenmişlerdi. Kurnaz olan Sevinç hanım daha yarım yıl döünümlerini kutlayamadan bir dümen çevirip boşanma davası açtırmıştı. Kurduğu kusursuz tuzak sayesinde daha hem yalısını, hem yüklü bir nafaka hem de yeni doğmuş bebekleri Mete'nin velayetini almıştı. Oğluna da fazla düşkündü. Onu hep haklı görür, hep şımartır ve asla onun kılına dokundurtmazdı.
Ahlaklı kazanç sağlamanın sadece zenginlerin fakirlerin fakir kalması için uydurdukları bir yalan olduğuna kendini inandırmıştı.Başarıya giden her yol mübahtır. Bu yüzden kendini baya "seçkin" zannediyordu.Ona göre .
sadece 2 tür insan vardı: Avcılar ve avlar, aslanlar ve kuzular, yiyenler ve yenilenler, ağızdan ve ağızdan içeri girenler... Ahh evet bunu çok pis öğrenecekti. Çünkü bu hayatta bazı şeylerin bedelinin... yenmesi gerekir.

-Ender hanım her şey istediğiniz gibi ayarlandı.

Düşüncelere dalan Ender hanım sekreterini odasından gönderdikten sonra Ender hanım Sevinç'e gitmek üzere hazırlandı. Abisinin işini batıran o sürtüğün hayatını zindan etme vakti gelmişti. Abisi şu astronomik nafaka yüzünden iflas etmiş ve bunalıma girmişti. Bir gece ansızın intihar edip tüm şirketini, ya da şirket namına ne kalmışsa kız kardeşi Ender'e bırakmıştı. Evet evet Ender için hala birçok şey belirsizdi ama bir şey kesinkesti: İntikam...

Sevinç'e evliliği süresince abisini ve kendisine ne kadar iyi baktıklarını nasıl da onlara ablalık ettiklerini anlatıp bu minnetarlığını göstermesi için ona Paris'de bir moda etkinliği için ona özel VIP davet hazırlattığı yalanını söylemişti. Hemen de inanmıştı yelloz. Nasıl da olsa whatsapp grubundaki diğer kadınlara hava atma fırsatını kaçıramazdı. Bunun için "Paris" kelimesi kullanılması yeterdi. Varoş...

Yalıya vardıklarında kapıyı hizmetçi kadın açtı. İçeriye girdi ve sanki evde değil de, balodaymış gibi giyinen Sevinç'i salonda otururken buldu. Zümrüt yeşili elbisesinin dekoltesi C beden bembeyaz memelerini gözler önüne seriyordu. Dikkatli gözlerle bakan Ender kadının memelerindeki çok hafif şeftali tüylerini, seyrek seyrek dağılmış benleri ve belli belirsiz yeşil damarları seçebilmişti. Yırtmaçlı bacağından süt gibi uzun bacağı uzanıyordu. Bunlara sahip olan bir kadın ortada bu kadar abaza erkek varken tabi ki de istediği her şeye kolayca sahip olabilirdi, diye kendi kendine mırıldandı. Abisinin de bu kadar saf olmaması gerekirdi tabi ama bu yaplıan kahpeliyi haklı çıkarmazdı. Kahpe kahpeydi ve... gereken yapılmalıydı. Elinde telefon kadın arkadaşların story'lerini kontrol eden Sevinç hala onu farkedememişti.

"Merhaba Sevinç abla. Senin kıymetli vaktini çalmak istemiyorum. Hemen gerekli şeyleri konuşalım ama önce sevgili Mete'mi görmek isityorum.Nerede acaba kendisi?"

Sevinç, deniz mavisi gözlerini telefondan kaldırıp ona baktı ve geniş hafif kalkık hoş burnundan bir iç çekti. Odanın yerini doğal dolgun dudaklarını oynatarak tarif ettikten sonra sanki o bir hizmetçiymiş gibi görmezden gelerek telefonuna geri döndü. Ahh bu kadın bir tanrıçaydı. Ona sosyal çevredek rakipsiz üstünlük sağlayan bir çok "güç" bahşedilmişti. Ama ne yapalım bazen gücünü kötüye kullananlarının adaletini "manuel" sağlamamız gerekir.

Mete'yi odasında konsol oyun oynarken buldu.Ona çok özel bir çikolata getirdiğini söyledi. Tabi çikolataya sekreteri çok özel bir madde eklemişti. Karaborsadan bulduğu bu kimyasal madde eğer tüketilirse kişinin fiziksel boyutunu yaklaşık 1 milimetreye, bir toz zerresi boyutuna düşürüyordu. Açgözlülükle çikolatayı yiyen Mete oyununa geri döndü ve Ender olacakları avını gözetleyen bir panter soğukkanlılığıyla beklemeye başladı...